TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası, 6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 30 binden fazla can kaybına neden olan Pazarcık ve Elbistan sarsıntılarıyla ilgili afet bölgesine gidilerek hazırlanan ön değerlendirme raporunu açıkladı.
Raporda, aynı gün içinde meydana gelen büyük sarsıntıların “tarihe geçecek nitelikte” olduğuna dikkat çekildi. Depremlerin afete dönüşmesinin nedeninin insan yapımı yapılar olduğu belirtilen raporda, “Yapı üretim sürecinin tüm gerekliliklerine uygun bir yapı olsaydı, tasarım felsefesine uygun olarak binalar yine zarar görürdü. Deprem yönetmeliğinin gereği olsa belki büyük bir bölümü bile ağır hasar alırdı ama insanların içinden çıkmasını sağlardı.” “Deprem felakete dönüşmezdi. Hasar büyük olsa bile can kaybı minimum sınırlar içinde kalırdı.”
Depremde yıkılan veya hasar gören binaların bir kısmının 2000 yılından sonra inşa edildiğinin belirtildiği raporda, “Aslında birkaç
Çok yakın zamanda, mesela bir yıl önce yapıldığı belirtilen, 2019 yönetmeliğiyle bile projelendirilebilecek binalarda da toptan çökmeler yaşandı.
İnşaat Mühendisleri Odası raporunda, yapısal hasarlarda kötü zemin koşullarının etkili olduğu belirtildi. Deprem hasarının yaygın olduğu bölgelerin, verimli tarım alanları üzerine planlanan şehirler olduğuna işaret edilen raporda, “Bu nedenle, ana kayanın derin olduğu zayıf zemin koşullarında, hatta topraklarda bile inşa edilen esnek taşıyıcı sistemli 10-15 katlı yapılar tercih edilmelidir. sıvılaşma potansiyeline sahip, ağır hasar görmüş veya tamamen çökmüştür.Ancak çökmediği halde bir kat batan veya yana yatmış binalar görüldüğü için bazı alanlarda zemin sıvılaşması olduğu düşünülmektedir.
“Bina kontrol sisteminin çalışmadığı anlamına geliyor”
Hasarda malzeme zayıflıklarının da etkili olduğunun belirtildiği raporda, betonarme yapılarda malzeme zayıflığı olduğunun tespit edilmesinin ardından, “80’li ve 90’lı yıllarda, hatta 2000’li yılların başında yapılan binaların beton kalitesi. , tasarımın temeli olan proje beton sınıfının altındadır ve bu durumun maalesef yaygın olduğu tahmin edilmektedir ve bilinmektedir.Yassı demir aynı zamanda yine inşaat demiri olarak kullanılmıştır.Dolayısıyla şunu söylemek mümkündür. bu yıllarda yapılan binaların yıkılmasında ya da hasarlarının kullanılmayacak kadar ağır olmasında, donatıların zayıflığının önemli etkenlerden biri olduğu görülmektedir.
Raporda, birkaç yıl önce yapılan bazı binaların çöktüğü değerlendirmesine yer verilerek, “Yeni yapıldı.
Yapıların neden çöktüğünü ya da ağır hasar gördüğünü tahmin etmek o kadar kolay değil. Bu yapılarda çökme nedenlerinden biri olarak malzeme zayıflığı tespit edilirse yapı kontrol sistemi çalışmıyor demektir. Çünkü yapı denetim kanunu ve uygulama yönetmeliğine göre, numune alma, test etme ve testler sonucunda dayanım sonuçlarının saptanması durumunda, malzemenin üretimi ve yerleştirilmesi sırasında yapılması gereken yasal yükümlülükler anlamına gelmektedir. proje kabullerine uymayan, inşa edilen kısmın kırılıp yenilendiği, yerine getirilmediği. Tamamlandı.
Hatay’ın yıkılan mahallesi
Bu videoyu görüntülemek için lütfen JavaScript’i etkinleştirin ve HTML5 videoyu destekleyen bir web tarayıcısına geçmeyi düşünün
Sandviç kapatma: Dolgu duvar yok
İnşaat Mühendisleri Odası’nın depremle ilgili hazırladığı ön raporda yıkılan binaların görüntüleri de değerlendirildi. Görüntülerden önce zemin katın çöktüğü, daha sonra diğer katların sandviç şeklinde üst üste kapatıldığı anlaşıldığını belirterek, “Hasarın ana nedenlerinden biri de duvarların olmaması. zemin katlardaki ticari alanlardaki duvarları hasarlı zemin ile doldurun.”
Raporun sonuç bölümünde ise son 30 yılda yaşanan depremlerin maddi ve manevi zararları açısından neredeyse birbirinin aynısı olduğu belirtiliyor.
Önemli olan çok yeni yapılmış binalarda çökmüş ya da ağır hasarlı alanların olması.
Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısı 31 bin 974’e yükseldi. Afet ve Acil Durum İdaresi Başkanlığı’ndan (AFAD) yapılan açıklamada, Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ illerinde meydana gelen depremlerin ardından 3 bin 170 artçı sarsıntı meydana geldi. AFAD’ın verdiği bilgiye göre 195 bin 962 afetzede bölgeden diğer illere tahliye edildi.
DW/BO, İngiltere
